Aryanlaştırmanın Tanımı ve Tarihi Arka Planı
Aryanlaştırma (Almanca "Arisierung"), Nazi Almanyası'nda 1933'ten 1945'e kadar Yahudilere ait mülklerin sistematik olarak gasp edilmesini ve Yahudi olmayan ("Aryan" olarak nitelendirilen) fertlere, şirketlere veya doğrudan devlete devredilmesini ifade eden bir tabir.
Bu şümullü mülksüzleştirme, Nazi rejiminin temelini oluşturan ırkçı ideolojinin ve antisemitizmin doğrudan bir tezahürüydü.
![]() |
Yahudileri boykot! |
Bunun tam aksine, Yahudiler, Naziler tarafından dini bir grup olarak değil, biyolojik olarak aşağı ve "değersiz" bir ırk olarak tanımlanmıştır.
Aryanlaştırmanın temel gayesi, Yahudileri Almanya'nın ekonomik ve sosyal yaşamından tamamen çıkarmak ve mülklerini "Aryan" Almanlara aktarmaktı.
Nazilerin "Aryan" ırkının üstünlüğü ve "Yahudi ırkının" parazit olduğu yönündeki inancı, sadece fiziki mülklerin gaspıyla sınırlı kalmamıştır. Bu ideoloji, aynı zamanda entelektüel ve kültürel mülkiyete de el konulmasına yol açmıştır.
Aryanlaştırma Hadisesinin Aşamaları: Gönüllüden Zorunluya
Aryanlaştırma vetiresi, iki ana ve belirgin aşamada gerçekleşmiştir. Bu aşamalar, Nazi rejiminin Yahudilere yönelik baskısının zaman içinde nasıl kademeli olarak arttığını ve nihayetinde tam bir zorlamaya dönüştüğünü göstermektedir.
1. 1933-1938 Dönemi: "Gönüllü Aryanlaştırma" ve Baskı Mekanizmaları
Bu ilk aşama, 1933'ten 1938 yazına kadar sürmüştür.
Naziler, bu "gönüllü" satışları hızlandırmak için çeşitli yıldırma taktikleri kullanmıştır. Müşteriler taciz edilmiş, Yahudi işletmelerine karşı boykotlar uygulanmış ve kamu kurumlarının Yahudi işletmelerinden alışveriş yapması yasaklanmıştır. Propaganda, boykotlar ve kanuni düzenlemelerin birleşimiyle oluşan Nazi tazyiki, 1938 yılına gelindiğinde Yahudilere ait işletmelerin yaklaşık üçte ikisinin kapanmasına veya Yahudi olmayanlara satılmasına neden olmuştur.
İlk aşama "gönüllü Aryanlaştırma" olarak adlandırılsa da, Yahudi iş adamlarının maruz kaldığı ekonomik ve sosyal ayrımcılık, boykotlar, tacizler ve işletmelerin gerçek değerinin sadece %20-30'u gibi düşük fiyatlarla satılmaya zorlanması
2. 1938 Sonrası: "Zorla Aryanlaştırma" ve Kristallnacht'ın Tesiri
Aryanlaştırma, 9-10 Kasım 1938'deki ülke çapında yaşanan şiddetli pogromlar (Kristallnacht) sonrasında ikinci ve çok daha zorlayıcı aşamasına girmiştir.
![]() |
"Kristal Gece"den bir kare! |
12 Kasım 1938'de çıkarılan "Yahudilerin Alman Ekonomik Yaşamından Dışlanmasına İlişkin Talimatname" (Verordnung zur Ausschaltung der Juden aus dem deutschen Wirtschaftsleben) ile kalan tüm işletmeler Yahudi olmayan sahiplere devredilmiş ve gelirlerine el konulmuştur.
Kanuni Çerçeve ve Temel Kararnameler
Aryanlaştırma süreci, Nazi rejiminin Yahudileri resmi ve iktisadi hayattan dışlamak için çıkardığı kapsamlı bir kanuni ve idari çerçeve ile desteklenmiştir. Bu emirler, Yahudilerin haklarını adım adım ellerinden almayı ve mülklerini gasp etmeyi amaçlamıştır.
Erken Dönem Yasaları ve Dışlama
1933'ten itibaren yürürlüğe giren "Aryan paragrafı" ve daha sonra Nürnberg Yasaları vasıtasıyla Yahudiler resmi yaşamdan büyük ölçüde dışlanmıştır.
Nürnberg Yasaları (15 Eylül 1935)
Çıkan kanunlar, Nazi ırk teorilerini resmileştiren ve Yahudilerin statüsünü belirleyen temel düzenlemeler olmuştur.
Varlık Kayıt ve Gasp Düzenlemeleri
26 Nisan 1938'de Yahudilerin 5.000 Reichsmark üzerindeki tüm mahalli ve yabancı mülklerini ve varlıklarını bildirmeleri zorunlu kılınmıştır.
Kristallnacht Sonrası Yasalar
9-10 Kasım 1938 pogromlarının ardından, Yahudilerin çoğu ekonomik faaliyeti yürütmesini yasaklayan yeni düzenlemeler çıkarılmıştır.
Ad ve Pasaport Düzenlemeleri
17 Ağustos 1938'de "Ad ve Soyadı Değişikliği Kanunu" ile Yahudi erkeklerin "Israel", kadınların ise "Sara" adını ikinci ad olarak eklemeleri mecburi kılınmıştır.
Ekonomik Taraf: Mülk Gaspı ve İktisadi Mekanizmalar
Maddi Cezalar
Nazi rejimi, Yahudileri ekonomik olarak sömürmek için çeşitli finansal vasıtalar ve cezalar kullanmıştır:
"Uçuş Vergisi" (Reichsfluchtsteuer): Almanya'dan göç etmek isteyen Yahudiler, mülklerinin çoğunu devlete bırakmak zorunda kalmış ve fahiş bir "Uçuş Vergisi" ödemekle yükümlü tutulmuşlardır.
Bu verginin maksadı, Yahudi veya siyasi mültecileri mülklerinden mahrum bırakmak ve aynı zamanda Alman para veya mallarının yurt dışına çıkışını engellemekti.Bir Milyar Reichsmark Para Cezası: Kristallnacht'ın ardından Hermann Göring, Almanya'daki Yahudi nüfusuna bir milyar Reichsmark (RM) para cezası dayatmıştır.
Bu, 5.000 RM'nin üzerinde varlığı olan her Yahudi vergi mükellefinden doğrudan alınan kişisel bir vergiydi.Sigorta Ödemelerinin Gaspı: Devlet, pogrom sonrası mülk onarımlarından mesul tutulan Yahudi mülk sahiplerine ödenmesi gereken tüm sigorta ödemelerine el koymuştur.
Bloke Hesaplar: Cezalar ve ek vergiler ödendikten sonra kalan tüm fonlar, Nazi devleti tarafından sıkı bir şekilde denetlenen Alman bankalarındaki bloke hesaplara yatırılmıştır.
Sahipler, bu hesaplardan sadece yaşam giderleri için gereken asgari aylık bir miktar çekebiliyordu. Savaş sırasında bu bloke hesaplardaki kalan paralara tamamen el konulmuştur.
Gasp Edilen Varlıkların Nazi Ekonomisine Katkısı
Yahudi nüfusundan el konulan mülkler ve değerli eşyalar, büyük ölçekli silah üretimi için fon sağlamanın bir yolu olarak kullanılmıştır.
Sosyal ve Kültürel Dışlanma
Kamusal Hayattan ve Mesleklerden Dışlanma
1933'ten itibaren "Aryan paragrafı" ve Nürnberg Yasaları, Yahudileri Almanya'daki resmi hayattan büyük ölçüde dışlamıştır.
Entelektüel Mülkiyetin Gaspı ve Kültürel Sansür
İşletmeler ve ferdi mülklerin gaspının bir parçası olarak, Yahudi kişilerin entelektüel mülkiyetlerinden (patentler, telif hakları) faydalanma kabiliyetleri de ciddi şekilde kısıtlanmıştır. Kültürel eserlere el konulmuş, hatta düzenlenmiştir.
Kilisenin Tesiri
Aryanlaştırmanın sosyal ve kültürel kısımlarının uygulanmasında çeşitli içtimai aktörlerin de dahli olmuştur.
İşgal Edilen Topraklardaki Durum
Aryanlaştırma vetiresi, Nazi Almanyası ile sınırlı kalmamış, Mihver devletlerine ve işgal altındaki topraklara da yayılmış, böylece Avrupa çapında bir Yahudi mülksüzleştirme ağı oluşturulmuştur.
Avusturya
12 Mart 1938'de Avusturya'nın Üçüncü Reich'a ilhakı (Anschluss) sonrasında, Avusturyalı Yahudiler yağmalanmış ve binlerce mülk Aryanlaştırma yoluyla ele geçirilmiştir.
Fransa
Vichy Fransası'nda Aryanlaştırma, 18 Ekim 1940 tarihli Nazi talimnamesini müteakiben 22 Temmuz 1941 tarihli Fransız devleti yasasıyla yönetilmiştir.
İtalya
Temmuz 1938'de İtalyanların Aryan ırkının soyundan geldiğini ilan eden Irk Manifestosu yayınlanmıştır.
Romanya
Romanya'da Aryanlaştırma siyaseti, vergiler ve doğrudan müsadere yoluyla teşvik edilmiştir.
Slovakya
Slovakya'da 1940'tan 1942'ye kadar, iki binden fazla Yahudi işletmesi tasfiye edilmiş, geri kalanları ise Yahudi olmayan sahiplere devredilerek "Aryanlaştırılmıştır".
Fakirleşme ve Mecburi Göç
Yoksulluk ve Mülksüzleşme
Aryanlaştırma, Yahudi toplumunu sistematik olarak yoksullaştırmıştır. İşletmelerin değerinin çok altında satılması, fahiş vergiler ve cezalar, sigorta ödemelerine el konulması
Zorunlu Göç ve Engeller
Aryanlaştırma, Yahudileri Almanya'dan göç etmeye zorlamış, ancak aynı zamanda bu göçü finansal olarak imkansız hale getirmiştir.
Netice
Başlangıçta "gönüllü" gibi gösterilen ancak aslında ağır baskı ve yıldırma taktikleriyle yürütülen bir aşamayla başlamış olan Aryanlaştırma siyaseti, Kristallnacht pogromlarının ardından ise tamamen zorunlu bir mülksüzleştirme ve dışlama politikasına dönüşmüştür. Nazi rejimi, bu politikayı sürdürebilmek için, Yahudilerin her alanda kendilerini müdafaa edemeyecek duruma getirmiştir. Ekonomik ve sosyal alanlarda, sistematik olarak sürdürülen bu politika, Almanya hudutlarını da aşarak, işgal altındaki Avrupa'ya da yayılmıştır.
Netice olarak, Aryanlaştırma, Yahudilerin ekonomik, sosyal ve kültürel olarak tamamen tecrit edilmesini hızlandırmakla birlikte, bir yandan Holokost'un finansal ve lojistik altyapısını oluştururken, diğer yandan da Yahudilerin direncini kırmayı hedeflemiştir. Dolayısıyla, Holokost'un öncüsü olarak tarihte yerini almıştır.