Read more: http://www.bloggerdersleri.com/2012/06/blogger-meta-tag-ayarlari.html#ixzz3CwTYFEk2 şöyle garip bencileyin: Ekim 2013 Follow my blog with Bloglovin

19 Ekim 2013 Cumartesi

Slavoj Zizek'in İstanbul Ziyareti Üzerine

   
     Slovenya'nın meşhur Marksist felsefeci, sosyolog, sinema eleştirmeni ve psikanalisti Slavoj Zizek ve Fransız felsefeci Alain Badiou'nun katılmcı olduğu ve Monokl Yayınları ile Bakırköy Belediyesinin düzenlediği "Küreselleşme ve Yeni Sol" konulu konferans 11-12 Ekim 2013 tarihlerinde, Bakırköy Belediyesi Yunus Emre Kültür Merkezinde gerçekleştirildi. Konferansın ikinci gününde Slavoj Zizek vardı ve dolayısıyla kendisini dinleyebilmek amacıyla kültür merkezinde yerimizi aldık. Ancak mekanın küçük olması ve dinleyicilerin çok olması hasebiyle, salon hınca hınç doluydu, hatta bizim gibi geç gelenler sahnede, Zizek ve Badiou'nun hemen yanında ve arkasında yerini aldı.

     Önce, yirmi dakika kadar Alain Badiou, şimdiye kadar duymadığım ağır bir Fransız aksanıyla yoğrulmuş İngilizcesi ile konuştu, sonra sözü Zizek'e verdi. Zizek yine, Perşembe Pazarından alınmış izlenimi veren tişörtü ve her zamanki eğlenceli, akıcı ve derin uslübu ile sazı eline aldı ve bir ara Badiou ile paslaşsa da, oturumun yarısından çoğunda konuştu, "son on and so on"lar havada uçuştu! Cumhuriyet Halk Partisi genel başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Bakırköy Belediye Başkanı Ateş Ünal Erzen ve CHP milletvekillerinden (DİSK eski genel başkanı) Süleyman Çelebi de dinleyici olarak oradaydı. Dinleyicilerden bir kısmı, böyle bir organizasyonda bile protokol olmasını protesto etmeye çalıştı ve oturumun soru-cevap kısmı hem protestolar, hem de kalitesiz ve farklı amaçlı sorular yüzünden oldukça ateşli geçti. Doğrusunu söylemek gerekirse, kalitesiz, reklam amaçlı ve güdümlü sorular yüzünden, oturumun ikinci yani soru-cevap kısmı bayağı bir kalitesiz geçti çünki bir konferansın ya da bu tip soru-cevaplı bir organizasyonun seviyesini belirleyen, biraz da dinleyicilerdir.

     Neyse, gelelim hiperaktif ve modern zamanların sıkıcı olmayan felsefecisi Slavoj Zizek'in açıklamalarından bir bölümüne:

Zizek, daha sözü Alain Badiou'dan alırken, Komünist ve Faşist liderlerin alkışlanma ve alkışlama farkından bahis açarak ortalığı şenlendirdi, işte o kısım:


Sovyetler ve omletten bahsettiği kısım:



"True Master":


Meşhur Fransız Cumhurbaşkanı general Charles de Gaulle'un siyasi duruşu üzerine:


İngilizlerin Hindistan'ı sömürgeleştirmesi ve Malcolm X'in "x"i hakkında:


Dinleyen Solcuların acayibine giden, Sol'un "solcu" Margaret Thatcher ihtiyacı üzerine:


Alman bir bankacından alıntıladığı, demokrasi, seçimler ve piyasa dalgalanmalarının ilişkisi ile alakalı açıklaması:


Kur'an-ı Kerim'in Haiti Devrimine olan etkisini anlattığı ve ilk defa duyduğum kısım:


Yeni Zelanda yerlileri Maorilerin fırsatçılığı ve modayı takibi hakkında:


Komünistlerin "münazara"ya yaklaşımı ile ilgili sözleri çok güldürdü:


Kızılderililerin, "Soluk benizli" Amerikalıların ahmaklığını hatırlatan sözleri ile ilgili kısım:


Hiyerarşinin zorunluluğu ve Anarşi üzerine:



Slavoj Zizek'in bazı farklı enteresan videoları da var... misal "The Pervert's Guide to Cinema"nın taa en sonunda yer alan şu video gibi:


Ve... "The Pervert's Guide to Ideology"de, "kola"nın neden en mükemmel ticari meta olduğunu izah ettiği yer... tabi elinde Coca Cola ile: